Öncelikle Antalyaspor karşılaşmasını değerlendiren hocamız, "Bugün ilk yarı iyi oynamadık. İkinci yarı oyuncu değiştirmeden net olarak oyunu değiştirdik. 53. dakikaya kadar beş dakikada beş tane pozisyona girdik. 2-1 öne geçtikten sonra da sıkıntı çekmeden net birkaç tane pozisyon bulduk. Son saniye doldurulan bir topta maalesef, herkesin ortaklaşa hatasıyla gol yedik... Olmasa şaşardım, olmamalı ama oluyor. Bizim için bu sene beklemediğimiz ve istemediğimiz şekilde geçti." diye konuştu.

Yönetim kurulumuz ile yapılan toplantının iyi geçtiğini ve önümüzdeki sezonun planlarını yönetimimizle el birliği ile yaptıklarını dile getiren teknik direktörümüz Fatih Terim, "Şu anda sezon açılımına kadar kısa bir süre var. Sezonun hesabını tabii ki yaptık. Bundan evvelki 2-3 gün önceki toplantımız da gayet iyi geçti. Her şey çok güzel şekilde, hep beraber ortaya kondu. Gerekli düşünceler iletildi. Bu kısa sürede bu seneyi artık unutup önümüzdeki seneyi çok çabuk halletmemiz lazım. Yapılması gerekeni hazırladık. Yönetimimizle beraber bu süreyi ümit ederim ki en iyi şekilde değerlendiririz. Çünkü zamanımız yok. Bu süreç içerisinde oyuncularımızın veya dışarıdan gelecek olan oyuncuların beklentileriyle kulübümüzün imkânları arasındaki orantıyı dikkatli uygulamamız lazım. Galatasaray takımı muhakkak ki imkanlar ne olursa olsun yine en iyisini yapacaktır. Çok kiralık oyuncumuz var, daha evvelden değişmesini düşündüğümüz oyuncularımız var. Birçok işimiz var ama zamanımız çok az. Çok süratle hareket edeceğiz inşallah." ifadelerini kullandı.

Kaptanımız Fernando Muslera’nın ayağının kırılmasının takımı olumsuz yönde etkilediğini dile getiren hocamız, "Galatasaray seyircisi, taraftarına ve camiasına vereceğim mesaj olacaktır. Bu sene bizi mazur görsünler. Pandemi öncesi ve sonrası başımıza gelmeyen şey kalmadı. Allah beterinden saklasın. Buna da şükür diyelim. Her türlü şey ilk iki maçta bize yapıldı. Gereği yapıldı, halledildi zaten. Esasında Rize'de oyunun  15. dakikasında Muslera'nın ayağının kırılmasıyla birlikte biz de kırıldık. Buradan geri dönemedik. Muslera'nın sadece Galatasaray'da bir kaleci değil, ondan daha fazla şey ifade ettiğini de herkes, tüm Galatasaraylılar anlamış oldu. Biz o kırıktan dönemedik. Gerek fizik olarak gerek mental olarak geride kaldık. Kalmadığımız zaman da bizi net bir şekilde kaldırdılar, o şekilde bıraktılar zaten. Hiç gördünüz mü siz saniye kuralını uygulayan birilerini. Siz gördünüz mü 6 ay adamı sakatlayıp, 'tesadüfen üstüne düştü' diyenleri. Hep bize denk geldi. Biz 75'te ve 90'dan sonra en fazla gol yiyen takım haline geldik. Geçen gün de söyledim, tüm oyunu bugünkü gibi, özellikle ikinci yarıdaki gibi oyunu domine ettiğimiz anlarda başımıza gelenleri izah etmekte zorlanıyoruz. İnşallah bütün bu musibetler bu senede kalır. Galatasaray bunları da kaldıracak güçtedir. "

Mevcut ekonomik şartlarda kulüplerin zorluk çektiğine vurgu yapan hocamız, buna rağmen Galatasaray'ın bu süreci en iyi şekilde geçireceğini dile getirerek sözlerine şöyle devam etti:

Kaç günümüz varsa hepimiz işimizin başındayız. Hepimiz bulunduğumuz yerlerden iletişim halindeyiz. Ekonomik durumumuz ne olursa olsun Allah'ın izniyle iyi işler yapacağız. Zor. Bunu kabul etmek lazım . Bugün birkaç kulübü kenara ayıracak olursak, her kulübün ekonomik sıkıntıları var. Bunlara rağmen camia ve taraftarın tabii ki beklentileri her zaman yüksektir. Galatasaray tam değişimin noktasındadır. Yeni bir grup sokup, bazı arkadaşlarla vedalaşacağız. Deve arası yaptığımız bazı şeyleri sezon sonu da yapmak zorundayız. Çünkü, bu mali ortam içerisinde bazı rakamları, seneye yüzde 67 olacak vergileri düşünürsek, 1 milyona aldığınız futbolcu size 1 milyon 670'e gelecek ise, bunu karşılaması çok zor. Mantık olarak da gerçek olarak da zor. Bunların hepsini düşünerek hem iyi bir takım kuracağız hem de mali tabloya çok dikkat edeceğiz. Kimse merak etmesin. Ben geldiğimden bu yana 2 sene üst üste şampiyon olduk ve 4 kupa kazandık. 34-35 milyon Euro da kazancımız, artımız var. Demek ki yapabiliriz. Başkanımız ve yöneticilerimiz de Allah için, sabahtan akşama kadar uğraşıyorlar. Kolay değil. Rakamlar yüksek. Bu rakamlarla işin içinden çıkamayız. Dolayısıyla bazı gerçekleri kabul edip bazı oyunculardan çıkmak zorundayız. Ona göre transfer yapmalıyız. Genç ve yetenekli oyuncularla, bazı tecrübeli oyuncularla birlikte fırsat transferleriyle kapı açarak iyi bir karışım yapmak zorundayız.

“Başkanımızın, yönetimimizin ve benim işin başında olduğumuzu ve en iyisini yapmaya çalıştığımızı taraftarlarımız bilsinler. Kendilerinden son bir ricam, kim alınırsa alınsın 'mutlaka bir bildikleri vardır' derlerse son derece memnun olurum. Galatasaray hiçbir zaman ümidini kesmedi kesmez. En ümitsiz anlarda da Galatasaray ortaya çıkar. Biz söz verdik. Buradayız. Bu sene olmadı. Olmamasının sebeplerini zaten herkes biliyor. Seneye inşallah daha iyi, daha güzel bir Galatasaray olacak. Şartlar ne olursa olsun 'bizim takım yine yener' diyen Galatasaray seyircisini yaratmak benim için çok önemli.”