Özhan Canaydın Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen berat törenine; Başkanımız Mustafa Cengiz, İkinci Başkanımız Abdurrahim Albayrak, Başkan Yardımcımız Yusuf Günay, Yönetim Kurulu Üyelerimiz Dilek Kutlu, Ömer Cansever, Mahmut Recevik, Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Dorukhan Acar ile Yönetim Kurulu Genel Sekreteri İlber Aydemir’in yanı sıra Divan Başkanı Eşref Hamamcıoğlu, Sicil Kurulu Başkanı Selçuk Erdoğmuş, 1905 GSYİAD Başkanı İbrahim Hatipoğlu, Divan Kurulu ve birçok kulüp üyesi katıldı.
Tören saygı duruşu ve İstiklal marşımızın okunmasıyla başladı. Ardından barkovizyona yansıtılan kulübümüzün kuruluş filmi izlendi.
Berat töreninin açılış konuşmasını Başkanımız Mustafa Cengiz gerçekleştirdi.
Başkanımız Mustafa Cengiz, konuşmasında Galatasaraylı olmanın ayrıcalığı ve gururunu şu cümlelerle anlattı:
“Değerli Galatasaraylılar. Girdiğimde biraz şaşırdım. Gerçekten Galatasaraylı olmak bir ayrıcalık. Bunu gördüm. Bu kadar zor, riskli, virüsün takla atarak şekil değiştirdiği bir ortamda bu kadar insanın Galatasaraylı olmanın verdiği heyecan ve cüretle burada olması beni müthiş mutlu etti. Galatasaray’a en gerekli şeylerden birisi o cüret ve yürektir. Burada olmanız beni çok mutlu etti. Bazı şeyler ifade edilemez. Bazı şeylerin duyguları tam olarak sergilenemez.”
“Gerçekten Galatasaraylı olmak bir ayrıcalıktır. Galatasaray’a üye olmak ekstra bir ayrıcalıktır. Vefat eden üyelerimizle birlikte yaklaşık 15 bin küsür üyemiz var. Şu anda 9 bin 800’ü aktif, aidatını ödemiş üye durumunda. Türkiye’de bu kadar çok taraftarı olup bu kadar az üyesi olan kulüplerden biriyiz. Bunun hem olumlu hem de olumsuz tarafları var. Taraftarlar üye olmak istiyor. Tüzüğümüz buna izin vermediği gibi üyelik aidatlarımız da biraz yüksek. 20 bin TL. Bunun bize camia olarak maddi anlamda çok büyük katkısı var. Aile üyelerimiz ve Galatasaray Lisesi alınmasın lütfen. Galatasaray Lisesi, sonsuza kadar yaşayacak ve sonsuza kadar inşallah bu haklarına devam edecekler. Bizi mutlu eden, özellikle D grubuna, yani normal üyeliğe olan başvuruların her yıl sabit kalıp artması. Reddedilme duygusu herkesin başına bir dönem gelmiştir. Çok acı bir duygu. Şunu bilsinler ki o üyeleri biz reddetmedik. Kapasiteden ötürü, tüzüğün verdiği sınırlamalardan ötürü kabul edememe durumuna geldik. Asla reddedilmediler. Ben bu nedenle üyelik başvurularını her yıl yeniden tekrar etmelerini, bizi dinleyen üye olamamış kardeşlerimden istirham ediyorum. Benim için fark etmez, üye ya da taraftar. Ben yıllarca mücadele ettim, önemli görevlerde bulundum. Bir gün ileride anlatırım. Galatasaray’a üye olmak gerçekten çok zor. O yüzden lütfen o üyelik kartının kıymetini bilin. O kartın size getireceği çok avantaj yok; fakat şunu bilin ki siz Türkiye’de futbolla ilgilenen yüzde 91 civarında bir kitlenin yüzde 45’ine aitsiniz. Galatasaray’da aidiyet duygusu, sadakat, vefa ve teşekkür duygusu çok önemli değerlerdir. Biz kendimizi sadece ait hissetmeyiz. Aynı zamanda sadığız ve kim ne yapmışsa, milimetrik bir şey yapmış olsa da teşekkür ederiz.”
“Sevgili Galatasaraylılar. Sizleri ve bizleri bir araya getiren bu değerli armaya, bunu tesis eden sevgili Ali Sami Yen’e ve cumhuriyetimizin banisi Mustafa Kemal Atatürk’e teşekkür eder, bir defa daha saygıyla anarım. Ekrandaki filmi izlerken aklıma UEFA’daki savunma geldi. Savunmanın ilk özü şuydu. Hepiniz lise okudunuz mu, diye sordum. Karşımızdaki heyet çok değerliydi. Avrupa’nın De La Creme’sı… İnsan Hakları Başkanları, dışişleri bakanları, başbakanlar, büyükelçiler… Lise okudunuz mu dedim… Şöyle düşünün; bir lisede okuyorsunuz, 5-6 genç bir araya geliyor ve bir takım kuralım diyorlar. O lisede bir odada, kurulan takım, taraftar sayısı olarak Türkiye’nin en büyük ve dünyada en büyüklerden biri oluyor. Dünyada 100 milyona yakın Galatasaray sempatizanı var. Kendimi bildim bileli Galatasaraylıyım. Sekizinci yaşa kadar yüzde 8 ve futbolla ilgilisi olmayan yüzde 9’luk bir kesim var. Maksimum yüzde 17’lik bir resmi çıkardığınızda yüzde 45’lik kesim Galatasaraylı. Savaşların olduğu o zorlu dönemde Ali Sami Yen nasıl bir takım kurmuş ki bu hale gelmiş… Bundan çok gurur duymalıyız. Dünyada hiçbir takıma, hiçbir sivil toplum örgütüne nasip olmamış bir takımın, inanışın temsilcileriyiz. İlelebet, kıyamete kadar sürsün diyoruz. Galatasaraylı olmak çok önemli bir ayrıcalıktır. Medyatik etkileşim açısından devamlı ilk dört içinde olan bir takım Galatasaray.
“Çok hayati işler yapılıyor. Bana teşekkür etmeyin. Belli bir yaştan sonra beni etkilemiyor bunlar; ama maneviyat önemli. Ada için iki dava açtık. Öbür dört dava bizden önce açılmıştı. Küçümsemiyorum ama o davaların çoğu kaybedildi. Demek ki davaları yerinde ve doğru kanalları kullanarak açmışız. Bunda elbette katkıda bulunan tüm camianın etkisi var. 15 bin küsür üyemizin duasını, öbür dünyadan iyi duyguların buna etkisi var. 5 ayda biz bunun gururunu yaşadık; ancak medyada bir kelime yazın yahu! Ada’da kaç aydır, kaç yıldır davalarımız sürüyor. Bizi bırakın, boş verin… Bunlar prim aldı, seçimi götürür diyorlar. Şahsım adına söylüyorum, götürmese daha iyi. Yönetim kurulundaki birçok arkadaşımızın bu nasıl iş diye şevki ve morali bozulmuş durumda zaten. Biz bugün varız, yarın yokuz. İnşallah 50 yıl daha bu yönetimde kalacağız, 50 yıl sonra birileri gelebilir(!). Yönetimlerin istediği teşekkür ve vefa. Bu kadar.”
“Florya’yı kurtardık. İlk Florya sözleşmesine başkaları imza atmıştı. Atabilirler o şartlarda. Onu da eleştirmedim; fakat Florya ve Riva sözleşmeleri bile bize ihale edildi. Biz o sözleşmeleri aldık, tümüyle yeniledik ve Galatasaray camiasına kalmasını sağladık. Hem de imarlı şekilde, dört sene önce ödediğimiz ücrete aldık. Yine teşekkür alamadık. Özellikle medyaya sesleniyorum. Benden, Abdurrahim Bey’den, Yusuf Bey’den, Dilek Hanım’dan hoşlanma anlarım; ama realiteyi yazsana kardeşim! Devamlı zemini yazıyorlar. Hepsi bahçıvan oldu.”
“Biz kendi aramızda hocamızla zaten görüşüyoruz. Futbolcularla değil… Medyanın belirli bir kısmı bir şeyleri bilinçli olarak Galatasaray’ın önüne çıkartıyor. Bunlar bilinçli yapılıyor. Bu tuzağa özellikle genç taraftarlarımız çok düşüyor. Yenildik… Yenilebiliriz. Önemli olan savaşı kazanmak! Biz bir çatışma kaybettik. Olabilir. Daha da kaybedebiliriz; ama bizim ana hedefimiz savaşı kazanmak. Mayısta bakacağız. İnşallah mayısta biz bu savaşı kazanacağız. İnanç, güven ve dua ile kazanacağız.”
“Hoş geldiniz. İyi ki varsınız…”
Başkanımızın konuşmasının ardından yeni üyelere beratları takdim edildi.
İlk berat takdimini Başkanımız Mustafa Cengiz, kulübümüzün en yaş almış üyemiz (1918 Doğumlu) Fuat Diriker ile birlikte yaptı. Tören boyunca 399 yeni üyemiz beratlarını alarak Galatasaray Ailesi’ne resmen katılmış oldu.
