Mustafa Cengiz şu ifadeleri kullandı:
Biz bu huzuru, barışı ve değeri yurt dışında görüyoruz. Yurt dışında oynadığımız maçlarda hem ülkemize hem de Galatasaray'a karşı sevgi, saygı içinde sıcak bir yaklaşım ve karşılama oluyor. Biz Brugge'e gittiğimizde o an o şehir için tarihi bir an oluyor. Kente bir hava, bir renk geliyor. Kent bütün konumunu o maça göre ayarlıyor. Bu güzel bir şey. Galatasaray ve Türk futbolu hem ülkeye hem ülke futboluna hem ülke insanına hem de Avrupa futboluna olumlu şeyler katacak hale gelmeli, kişisel çatışmalardan ve kavgalardan arınmalıdır. Taraftar ve camiaların kardeşliği esastır, rakibe saygı kendine saygıdır. Biz bütün rakiplerimize saygı duyuyoruz, onların bu yarışta başarılı olmasını ve elbette o yarışın içinde en tepede olmayı diliyoruz.
Bizler mali durumu düzeltmek, sportif başarıları getirmek ve idari olarak kulübü istenen şekle getirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ama zaman dahi yetmiyor. Önceki divan kurulunda mali konularda sunum yapmaya vakit, tüzük gereği, yetmedi. Buna da saygı duyuyoruz, insanlar konuşmak isteyebilir. Ama önce vurmadan bir dinlemek gerekir. Olağanüstü bir talep var. Riva ve Florya bizim evimiz ve barkımız. Bu konuda hem sayın üyeler hem bizler çok hassasız. Riva ve Florya'daki evimizi, barkımızı sattık. Bunu tüm spor kamuoyunun duymasını istiyorum. Müthiş yanlış şeyler okuyorum, üzülüyorum. Bu konuda bir algı yönetimi var. Galatasaray milyar dolar değerindeki evini barkını satmıştır, beklentileri vardır. Sevgili muhataplarımızın da beklentileri var, müteahhitlerin de var. Onlarla saygı çerçevesinde görüşmeye devam ediyoruz. Galatasaray'ın hayrına çözümde mutlaka buluşacağız. Bulduğumuz çözüm kimseye zarar vermeden Galatasaray'ın hayrına olacak.”