Ajans 1905

Spor yazarlarından Sivasspor-Galatasaray maçı yorumları

FUTBOL

Spor yazarları, Galatasaray'ın Sivasspor'u 2-1 yendiği mücadeleyi köşe yazılarında değerlendirdiler. Burada kullanılan yazıların tamamını, gazeteleri satın alarak ya da gazetelerin internet sitelerinden okuyabilirsiniz.

"G.SARAY GÖZDAĞI VERDİ"

OSMAN ŞENHER: Son iki haftadır galip gelmesine rağmen oynadığı futbol göz doldurmamıştı Galatasaray... Ama dün gece 70 dakika gerçekten sahanın her yerinde basan, yardımlaşan, bir bütün olarak mücadele eden bir takım vardı sahada... Buna rağmen defansta yine bilhassa Marcao’nun hataları, yenen goldeki yer tutuş. maçtaki o güzel futbol defolarıydı. Ne olursa olsun son 15 dakika sarı-kırmızılılar birden oyundan düştü. Sivasspor ilk golünü buldu, beraberlik sayısını da atabilirdi. Demek ki Galatasaray tam olarak şu anda hazır değil, ama bilhassa kaptan Arda’nın oyunu, Feghouli ve Belhanda’nın iyi mücadelesi, Taylan’ın ve Emre Kılınç’ın olağanüstü futbolu, Babel’in yoruluncaya kadarki performansıyla Falcao ve Diagne’yi aratmaması gerçekten Galatasaray adına ilerisi için umut vericiydi. Taraftarların karamsarlığa gerek olmadığının ispatıydı dün gece. Kim ne derse desin Sivasspor iyi bir takım. Ve Galatasaray deplasmanda oynamasına rağmen iki gol atıp, 70 dakika sahaya ağırlığını koyabiliyorsa bu gerçekten büyük başarı... [MİLLİYET]

"BU ÇOK KRİTİKTİ"

AYHAN AKMAN: Galatasaray'da bütün oyuncular iyi oynadı. Sahada kötü oyuncu göremedim. Galatasaray hak ettiği 3 puanı aldı. Sivasspor, Galatasaray'a çok müsade etti, tehdit oluşturamadı. 2-1'den somra birkaç şutları var ama Okan Kocuk iyi işler yaptı. Kötü gol yedi ama genel olarak iyiydi. Sivasspor deplasmanı zordur. Önündeki rakiplerinin puan kaybından sonra Galatasaray çok önemli 3 puan elde etti. Yukarı çıktıktan sonra aşağıya inerseniz etkilenirsiniz. Bu her insan için böyledir, her meslek için böyledir. Arda Turan, Türkiye'de kimsenin kaldıramayacağı kupaları kaldırdı. Barcelona, Atletico Madrid derken, bir anda geliyorsunuz ve 2-3 yıldır debeleniyorsunuz.

"LUIZ GUSTAVO LAZIM"

SERKAN KORKMAZ: Galatasaray, Muslera'nın acilen dönmesine ve bir de Gustavo tarzında bir oyuncuya ihtiyaç duyuyor. Bu iki katılım olmadan sarı-kırmızılılar için "şampiyonluğun güçlü adayı" diyebilmek hayli zor.

"ÜÇLÜ VURGUNDAN FARKSIZ"

ŞANSAL BÜYÜKA: Bu maç, attığı golü ve mücadelesini düşünürsek, eski Arda Turan’a dönüş yolunda Galatasaray kaptanının ilk adımı olabilir. Şunu da gördük... Arda ne zaman kenardan ortaya girerse, forvet arkası görev yaparsa daha etkili oluyor. Böyle bir Arda, golcü sıkıntısı çeken Galatasaray’da skora da ciddi katkı sağlar. İlk bir saatte çok rahat, iyi bir Galatasaray, son yarım saati dağınık, paniğe uğrayan, kalecisiyle ayakta kalmaya çalışan bir Galatasaray izledik. Bu galibiyet Galatasaray için “üçlü vurgun”dan farksız... Herkesin puan kaybettiği haftada zirveye yaklaştılar, arkadan gelenlerle arayı açtılar. Belki Arda‘yı kazandılar. Belki Feghouli-Belhanda ikilisi ile camia arasındaki barışı sağladılar. Yetmez mi, daha ne olsun? [MİLLİYET]

"BIRAKIN VAR YÖNETSİN"

ŞANSAL BÜYÜKA: Marcao, arkadan Kayode’yi “karakucak güreşi” yapar gibi indirirken, bu penaltıyı bile VAR’a gidip, dakikalarca inceleyip veriyorsan insaf... Bırakın o zaman maçları VAR yönetsin. Gerçi öyle oluyor ya... Üstelik bu pozisyondan 15 saniye sonra bir penaltı pozisyonu daha var. Görüntülerin, hakemin, VAR’ın pas geçtiği, ne olduğu pek de anlaşılamayan bir pozisyon... Abdulkadir Bitigen’in bir de sarı kartı var. Yatabare‘nin arkadan Emre Kılınç‘ın topuğuna bastığı pozisyon... Bir futbolcunun sakatlanması adına en hassas yeri; sarı çıktı. Yatabare şanslı... Gündüz maçında aynı pozisyonda Gençlerbirliği’nin oyuncusu atıldı. Bire bir aynı pozisyon... Birine var, birine yok... Sonra seyircinin aklı şaşıyor.

"HAYATİ DERECEDE 3 PUAN"

AHMET ÇAKAR: Emre Kılınç, Feghouli ve Belhanda ortaklığı ile Galatasaray öne de geçti. Bütün kontrol sarı-kırmızılı takımdaydı. Taa ki, devrenin sonunda yapılan hataya kadar. Tacı çok çabuk kullanan Sivas, Galatasaray defansını dengesiz yakalayıp, penaltıyı kazandı. Fakat penaltı kaçınca Galatasaray yine morallendi. Arda Turan ile ikinci golü bulup, rahatladılar ama Sivasspor'un ilk golü gelene kadar. Kaleci Okan maç boyu yediği gol dışında mükemmel oynadı. Belki şanssızlık, golü bacak arasından yedi. Bu dakikadan sonra Galatasaray için acı veren, sıkıntılı dakikalar başladı. Hele hele Sivasspor'un kaçırdığı bir pozisyon var ki, Galatasaray ve Okan'ın şansı idi. Fatih Terim oyuncu üzerine oyuncu değiştiriyor, maçı tutmaya çalışıyordu. Yenebilecek bir gol hem puan kaybı hem de 2-0'dan beraberliğe gelmiş bir maç olarak ağır bir prestij sorunu yaşatacaktı. Ama olmadı. Galatasaray direndi ve hayati derecede 3 puan alıp, sahadan mutlu bir şekilde ayrıldı. [SABAH]

"ÖZGÜVEN AÇISINDAN BÜYÜK KATKI"

ÖMER ÜRÜNDÜL: Ben yine en çok Taylan'ı beğendim. Çünkü defansın önünde tam bir sigorta. Kaleci Okan, yediği hatalı gol dışında çok önemli kurtarışlar yaptı. Bu da özgüven açısından bundan sonrası için kendisine çok büyük katkı verecektir. Omar, hücumda hiç görülmedi. Ama rakibinin tehlikeli kanat forveti Gradel'in etkisini en aza indirdi. Babel iyi oynamasa da sürekli hareket ederek arkadaşlarına alanlar hazırladı. Abdulkadir Bitigen, gözünün önünde çok net penaltıyı çalmadı. Daha da ilginci VAR'a gitti. Bu kadar net penaltıyı vermek için VAR'ı da defalarca inceledi! [SABAH]

"FATİH TERİM'İN HAKLILIĞI"

LEVENT TÜZEMEN: Terim'in yönetimden "Futbolcuları itibarsızlaştırmayın" talebinin ne kadar haklı olduğunu Sivas'ta gördük. Belhanda-Feghouli ikilisi iyi oynadıkları gibi G.Saray'ın pasa dayalı akıllı oyununda etkili oldu. Uzun aradan sonra 4-1-4-1'e dönerek ve Taylan'ı ön liberoda tek, Emre Kılınç- Arda-Belhanda-Feghouli dörtlüsünü bir arada oynatarak Terim, G.Saray'ı sezon başı ayarlarına geri döndürdü. Babel çok etkili olmasa da G.Saray'ın pas oyununa destek verdi. Belhanda kaliteli bir vuruşla attığı golün yanında Arda'nın golünde verdiği pasın şiddetini mükemmel ayarladı. Terim'in acilen "Bireysel disiplinsizliğe" el atması gerekir. Taylan'ın gördüğü sarı kart amaçsızdı. Belhanda'nın iyi oynarken laubali pas vermesi pozisyon oldu. Ancak Marcao'nun Kayode'ye yaptığı penaltı tam bir sorumsuzluk örneğiydi. Galatasaray bu mevsimde Sivas'ta maç oynamanın avantajını kullandı ve kazanılan 3 puan zirve adına özgüven ve moral oldu. [SABAH]

"BÜYÜK HARFLERLE, ALTI ÇİZİLİ"

SABRİ UGAN: Fatih Terim büyük harflerle, altı çizilmiş ders notları almış olmalı. Baktı ki işler sarpa sarıyor, 80’de oyundan elini ayağını çekenleri kenara aldı Fatih Terim... Orta alan direnci geri geldi, Sivasspor’un o saman alevi gibi parlayan atakları da bıçak gibi kesildi, yerini gelişi güzel heyecanlara bıraktı... Galatasaray ise üçüncü golün peşini bıraktı ama cebine koyduğu çok kıymetli 3 puanla İstanbul’un yolunu tuttu. Fatih Terim’in mutlu olduğunu düşünüyorum. Hem bu haftaları kayıpsız geçmenin tebessümü olmalı yüzünde, hem de geçen haftaya oranla biraz daha gelişmiş görünen oyun... [TÜRKİYE]

"GALATASARAY ŞOV YAPTI"

EVREN TURHAN: Galatasaray rakiplerinin puan kaybettiği haftada kesin kazanması gereken bir maça çıktı. Sivas karşısında oyunun ve topun hakimi Galatasaray'dı. Feghouli, Emre Kılınç, Belhanda ve Arda ilk yarıda çok enerjik ve tempolu oynadılar. Sivasspor sadece kendi sahasında beklemeyi ve gol yememeyi düşünüyordu. Belhanda çok güzel bir gol attı. İkinci yarı sahada yine şov yapan bir Galatasaray vardı. Cimbom'da aksayan tek kişi Marcao'ydu. [TAKVİM]

"GALATASARAY'A YENİ YAZILIM"

REHA KAPSAL: Galatasaray topa rakibinden daha fazla sahip oldu. Topa sahip olmakla beraber oyuna da hakim oldular. Hücum yerleşim planları oldukça iyiydi. Pasın hızı, hareketliliği, bireysel yeteneklerine oyun iştahları ve odaklanmaları da katıldı. Hücumda anahtar bölgeye daha fazla oyuncu hem de oyunla girmeyi başardılar. Skoru daha önce alıp maçı da koparabilirlerdi. Son bölümde yedikleri golle geriye yaslanmaları olumsuz görülse de zaman zaman bunu dünyanın en iyi takımları bile skoru korumak adına yapıyor. Tabii ileriye dönük olarak bu eksiğini olumlu yönde geliştirmesi lazım. Fatih Terim, takımı maça iyi hazırlamış. Sahada teknik ve taktik olarak derinlik verilmiş, doğru kurgulanmış bir oyun ortaya çıktı. Galatasaray saha içinde disiplinli, yüksek konsantrasyonlu, kazanma duygusu yüksek gözüktü. Bunun için de 'fabrika ayarlarına geri dönmeye gerek yok. Yeni bir yazılımla sistemdeki arızaları giderebilirsin' Fatih hocanın tam olarak takımına uyguladığı buydu. [FOTOMAÇ]

"TEZGAHIN ALTINA SAKLAMA"

ERMAN TOROĞLU: Galatasaray yazarları veya bazı Galatasaraylılar, Feghouli ile Belhanda'ya sallıyorlar. İyi güzel ama bir de arka bahçeye çıkıp şöyle bakalım pencereden; Feghouli ile Belhanda'yı oynatsan da oynatmasan da belli bir parayı vereceksin, satana kadar. O zaman bunları oynatmakta fayda var. Oynatmamakta veya bedavaya yollamakta değil. Fatih Terim de bu iki futbolcuyu böyle kullanarak doğru iş yapıyor. Ayrıca malı tezgahın altına saklamayacaksın, satmak için vitrine çıkaracaksın. Galatasaray'da neler noksan, neler iyi bu maçta çok iyi gözüktü. Belhanda, Feghouli ve Arda fizik olarak daha iyi duruma gelmeliler. Üçü de teknik olarak üst düzey oyuncular. Onlar fizik olarak iyi olursa Galatasaray'ı yukarı taşırlar. Yoksa Galatasaray'ın işi zor. [SABAH]

"KAÇ TANE ARDA TURAN VAR?"

ALİ GÜLTİKEN: Arda Turan önemli ve lider bir oyuncu. Sahanın içerisinde inanç yaratıyor. Taraftara, teknik adama, tribündekilere, televizyon başındakilere kazanma inancını veriyor. Uzun süredir oynamadı ama yeteneğinden şüphesi yok. Küskünlerin zaferi diyebiliriz bu maça Belhanda ve Feghouli çok iyi oynadı. Belki bu iki oyuncu tartışılmaya devam edecek ama normal şartlarda, başka oyuncular bu kadar negatif yorum varken, süreci iyi yönetiyorlar. Belhanda kum torbasına döndü, her sene 4-5 kere bu tokadı yiyor. Formasını alıyor ve işini yapıyor. Varlığı tartışılırken, yokluğu daha fazla hissediliyor. Böyle ilginç bir oyuncu. Feghouli de saha içiyle değil, saha dışındaki başka konularla tartışılıyor. Arda Turan gibi 40 milyon euroya transfer olan başka oyuncumuz yok. Bunlar genç insanlar. Normal insanlar eğitimini alıp, 30-35'te iyi yerlere geliyor. Ancak futbolcular 30-35'te sıkıntılı dönemlere giriyor. Bu çocukları da anlamak lazım. Arda turan kendini yeniden kaptanlık seviyesine yükseltti, o yüzden duygulandı ve ağladı.

"ARDA TURAN AĞLADI! ÇÜNKÜ..."

TÜMER METİN: Arda Turan hasreti dindirdi. Çok uzun zaman sonra geri döndü, iyi oyunu ve golü var. Bir kez daha Galatasraay formasıyla gol attı. Üzerinde beklentiler olan bir oyuncu. Bu gol Arda Turan'a iyi gelecek ve katkı sağlayacak. Arda Turan'ı fizik olarak da iyi durumda gördüm. Arda Turan ağladı çünkü futbolcular da insan. Bunu unutmayalım. Zaman zaman hatalar olsa da futbolcu da insan ve o da duygularıyla yaşıyor. Arda Turan ispat etmek zorunda, hayat onu buraya getirdiği için duygulu. İspat etmek istiyor, kendini anlatamıyor, o yüzden gözleri dolu. Arda Turan'ın kariyeri ortada, böyle inişli çıkışlı duygulara gerek yok ama yutkunuyor, içine atıyor.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.